Depremden sonra kentsel dönüşüm hamlesi hız kazandı. Dönüşümün başladığı şehirlerin başında İstanbul gelmekte. İstanbul ilinde belediye meclisine sunulmuş olan yeni imar planı değişikliği ile binalara asma kat yapılması yasaklanacak ve 2 katın üstündeki evlerde bodrum kat yapmak zorunlu hale getirilecek. Bu değişikliklerin olası bir depremde hasarı nasıl etkileyeceği önemli bir konudur. Sağlam ev nasıl olmalıdır?

Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Ahmet Erkurtoğlu, yeni ev almak isteyenlerin kesinlikle incelemesi gerekli olan üç belgenin hangileri olduğunu açıkladı. İşte detaylar…

ÇOK ÖNEMLİ İKİ KARAR

Alınan kararları değerlendiren Erkurtoğlu, bodrumlu binaların depremden en az hasarla kurtarılabileceği dile getirdi. Ayrıca asma kat ile alakalı ilişkin alınan kararın doğru olduğu da ifade ediliyor. 1999 depreminden sonra inşa edilen binalar, mevcut yönetmeliklere uygun olarak inşa edilmiş ve asma katların tam katlara açılması sağlanmıştır. Ancak, 1999'dan önce inşa edilmiş binalar için bu söylenemez.

Erkurtoğlu'nun değerlendirmesi, sismik olaylar sırasında yapıların güvenliğini sağlamada yapı yönetmeliklerinin ve yönetmeliklerinin önemini vurgulamaktadır. Bodrumların varlığı ve mevcut bina standartlarına bağlılık, depremler sırasında meydana gelen hasarın seviyesini büyük ölçüde etkileyebilir. Doğal afetlerin neden olduğu potansiyel riskleri azaltmak için mimarların ve mühendislerin tasarımlarında güvenlik önlemlerine öncelik vermeleri çok önemlidir.

ÜÇ BELGE HAKKINDA ÖNEMLİ UYARI

Erkurtoğlu, yapı denetim sisteminin yetersizliği konusundaki kaygılarını dile getirdi ve yeni ev alacaklara bazı değerli tavsiyelerde bulundu. Yeni binaların bile tehdit oluşturabileceğini ve bu nedenle ev sahiplerinin ekspertiz talep etmesi gerektiğini vurgulayan uzman, yeni yapılan binalarda demir çalınması, betona su katılması gibi çok endişelere yer olmadığı ifade ediyor.

Uzman, yeni ev sahiplerinin tapularını almaları halinde belediyeye başvurarak zemin raporu, statik proje ve mimari proje alabileceklerini söylüyor. Bu belgeler daha sonra binanın kalitesinden emin olmak için bir statik mühendisi veya yapı denetim şirketleri tarafından incelenebilir. Ayrıca 2000 yılından sonra inşa edilen binaların daha yüksek bir kalite standardına sahip olduğunun altını çiziyor ve yapı denetim şirketlerinin denetlenmesi gerektiğini, gerekirse yeni binaların yıkımını sağlayacak bir sistemin hayata geçirilmesini öneriyor.