Diyarbakır cezaevi devlete ders oldu! Cezaevleri ışıkevi olmasın...
TBMM Darbe Araştırma Komisyon’undan FETÖ ile mücadele ve cezaevleri ile ilgili anlamlı bir uyarı geldi. Komisyon raporunda terör örgütü PKK'nın 12 Eylül 1980 döneminde Diyarbakır Cezaevi'nde ilk kadrolarını yetiştirdiğine vurgu yaparak, "1980’li yıllardak
TBMM Darbe Araştırma Komisyon’undan FETÖ ile mücadele ve cezaevleri ile ilgili anlamlı bir uyarı geldi. Komisyon raporunda terör örgütü PKK'nın 12 Eylül 1980 döneminde Diyarbakır Cezaevi'nde ilk kadrolarını yetiştirdiğine vurgu yaparak, "1980’li yıllardaki Diyarbakır Cezaevi örneğine dayalı mağduriyetler üzerine bir diğer terör örgütü olan PKK tarafından geliştirilen söylemlerin örgüte yeni militanlar kazandırdığı gerçeği de dikkate alınmalı" dedi.
MAĞDURİYİTE DİKKAT
Raporda, cezaevlerinde yapılan uygulamaların başta PKK olmak üzere diğer yasa dışı örgütler tarafından propaganda malzemesi olarak kullanıldığı anımsatıldı. FETÖ'nün de özellikle yeni dönemde mağduriyet-masumiyet stratejisi izleyerek kitleleri etkileyerek kamuoyu oluşturmaya çalıştığına dikkat çekilen raporda, şöyle denildi:
"Başta Emniyet, Jandarma, MİT ile TSK olmak üzere tüm kamu kurumlarındaki örgüt militanları tamamen ayıklanmalıdır. Ancak, örgütün kendisini sürekli mağduriyet alanları üzerinden beslediği, işlediği büyük suçları küçük mağduriyetler üzerine bina ederek meşrulaştırdığı unutulmamalı; bu hassasiyetle görevden uzaklaştırma ve işten çıkarmalarda yeni mağduriyet alanları yaratmamak ve suçlu ile masum olanları ayırmak için azami özen gösterilmelidir. FETÖ ile mücadelede Örgüte toplumsal taban desteğinin kesilmesi bakımından mücadelenin hukuk içinde yapılması, mağduriyetlere sebebiyet verilmemesi mücadelenin uzun soluklu başarısı için elzemdir" .
PSİKOLOJİK DESTEK
Öte yandan yine raporda FETÖ'nün karanlık yüzü hakkında vatandaşlara yönelik bilgilendirme kampanyalarının kesintisiz sürdürülmesi de tavsiye edildi. FETÖ’nün propagandasından etkilenerek örgüte çekilmiş olan şahısların radikalleşme sürecine sokuldukları ifade edilen raporda, "Söz konusu kitleye yönelik yaklaşımımızın, uzman kurumlarımızın katkısı alınmak suretiyle, bilimsel temeli olan bir “rehabilitasyon” yaklaşımı da içermesinde fayda bulunmaktadır." denildi.
Kürşat Türkdoğan/AVAZTURK