Eğer eviniz deprem riskli ise evinizin tüm satış bedeli size ödenecek! Hemen bu testi yaptırın...
Deprem riskli evler için hukukta son dakika gelişmesi! Eğer eviniz 'Deprem riski' olan bir binada yer alıyorsa hukukçulardan önemli bir açıklama geldi. Deprem riskli binaların ev sahipleri evin satış bedelini geri alabilirler. Peki nasıl? İşte detayları
Türkiye yaşanan deprem ile yıkıcı bir etki içine girdi. Tüm vatandaşlar borç harç içerisinde çalışarak sahip oldukları evleri için tereddüte düştü. Evlerinin depreme dayanıklı olup olmadığı konusunda endişe duymaya başladılar.
Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen 6 Şubat'tan 7.7 ve 7ç6 büyüklüğünde peş peşe gerçekleşen depremin yıkıcı etkisi tüm ülkede devam ederken halk arasında binalarının sağlamlığı konusunda endişe duyulmaya başladı.
Hukukçular önemli bir adım atarak vatandaşları ne yapmaları gerektiği konusunda uyardı. Deprem riski olan binalarda yaşayan vatandaşların müteahhit ve gerekli sağlayıcılar tarafından satın aldıklarında deprem riski olmadığı yönünde çalışması olmadığı takdirde evleri için dava yoluna gidebileceklerini ve deprem riskli bina olduğuna dair kanıt ile birlikte evlerinin satış bedelini alabileceklerini belirtti.
Ev sahiplerinin deprem riskli olmadığını düşünerek aldıkları evlerinin denetlenmesinin ardından şayet yeni çıkan raporda “depreme dayanıklı değil” sonucu ortaya çıkar ise satın aldıkları yüklenici firma ya da müteahhide tazminat davası açma, ev satış bedelini geri alma ve ücretsiz onarımını talep etme gibi hakları bulunuyor.
Konuyla ilgili olarak ev satışı olmasından dolayı konunun tüketici haklarına girdiğini ifade eden İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesinden Prof. Dr. Haluk Nami Nomer, “Söz konusu yapının şartnamelere uygun olmadan yapılması durumu ortaya çıkarsa ‘ayıp hükümlerine’ başvurabiliriz” dedi.
“Bu haklarımızı bize satan kişiye karşı ileri sürebiliriz. Yükleniciden de doğrudan satın almış olabiliriz. Yüklenici demek binayı inşa eden kişidir. Eğer direkt o yükleniciden aldıysak bu satın alma, tüketici işlemidir ve tüketici kanununa tabidir. Dolayısıyla bunun zaman aşımı da tüketici kanunu hükümlerine göre belirlenecektir ve ağır kusur ve hile durumunda zaman aşımı yoktur. Doğrudan yükleniciden satın almamışsak, başka birinden satın almışsak o zaman bu işlem tüketici işlemi değildir ve tüketici kanunu uygulanmaz.
Onun yerine Türk borçlar kanunu hükümleri uygulanacaktır. Zaman aşımı da borçlar kanunu hükümlerine tabi olacaktır ki orda da satıcının ağır kusuru varsa zaman aşımı teslimden itibaren 20 yıldır. Eğer doğrudan satın almadıysak kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yani arsa sahibi biziz ve müteahhit inşa etti bize de kaç tane ise bağımsız bölüm yani daire verdi diyelim. Yargıtay bu tür işlemleri tüketici işlemi olarak kabul etmiyor. Dolayısıyla tüketici kanunu uygulanmaz. Evet, haklarımız yine var fakat tüketici kanunundaki zaman aşımı hükümleri burada uygulanmaz. Yani ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zaman aşımı hükümleri uygulanmaz maddesi uygulanmaz. Zaman aşımı ayıplı eserin niteliğine bakılmaksızın teslimden başlayarak 20 yılın geçmesi ile zaman aşımına uğrar.”