Sarıyer'de Çevre Mücadelesi: Uskumruköy Halkı Kaçak Beton Santraline Karşı Ayakta

Sarıyer'de Çevre Mücadelesi: Uskumruköy Halkı Kaçak Beton Santraline Karşı Ayakta

İstanbul Sarıyer'de Uskumruköy Mahallesi'nde yapımı süren kaçak beton santraline yönelik yerel halkın direnişi ve eylemleri detaylı bir şekilde inceleniyor. Bölgenin ekolojik dengesi ve halkın yaşam kalitesi üzerindeki olası etkiler ele alınıyor.

İstanbul'un Sarıyer ilçesinde, Uskumruköy Mahallesi'nde yaşanan bir çevre mücadelesi, şehrin gündemine oturdu. Bölgede yapımı süren kaçak bir beton santralı, hem yerel halkın hem de çevre savunucularının tepkisini çekiyor.

Halkın Direnişi: Sarıyer Belediyesi önünde toplanan Uskumruköy halkı, kaçak olduğu tescillenen beton santrala karşı eylem yapıyor. Bölge halkı, belediyenin bu santrala ilişkin yaptırım uygulamamasına karşı çıkıyor. Yapılan basın açıklamaları ve toplanan imzalar, halkın kararlı duruşunu gösteriyor.

Suç Duyuruları ve İmza Kampanyası: Yaklaşık 7 kilometre uzaklıkta olan Kilyos'ta yapımına başlanacak Kilyos-Sarıyer tüneline beton üreteceği iddia edilen bu santral, bölge halkının defalarca eylem yapmasına neden oldu. Üç ayrı suç duyurusu yapıldı ve bir imza kampanyası düzenlenerek 374 imza toplandı.

Çevresel Endişeler: Yapılan açıklamalarda, santralin İstanbul'un havasını, suyunu ve tarım arazilerini tehdit edecek şekilde konumlandırıldığı belirtiliyor. Bölge halkı, bu yapılaşmanın Kuzey Marmara Otoyolu, İstanbul Havalimanı ve Kanal İstanbul Projesi gibi diğer projelerle birlikte İstanbul'un kuzeyini ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyeceğini vurguluyor.

Belediyenin Tavrı ve Yaptırım Talepleri: Sarıyer Belediyesi'nin önceleri santrali savunduğu, ancak halkın tepkileri üzerine sorumluluktan kaçındığı iddia ediliyor. Bölge halkı, belediyenin kaçak santrale ruhsat verme, denetleme ve yaptırım uygulama yetkisine işaret ederek, bu konuda daha etkin bir müdahale talep ediyor.

Sonuç: Bu makale, Uskumruköy'deki kaçak beton santraline yönelik yerel halkın mücadelesini ve çevresel etkilerini detaylı bir şekilde inceliyor. Halkın sesini duyurmak için giriştiği bu çabalar, sadece Sarıyer için değil, tüm İstanbul için önemli bir çevre meselesini gündeme taşıyor.